Makale Detay

MAĞDURUN AŞAMALARDA DEĞİŞEN ÇEKİŞKİLİ VE SOYUT BEYANLARI DIŞINDA, SANIĞIN MAĞDURUN HÜRRİYETİNİ ZOR KULLANMAK VE KİŞİYİ HÜRRİYETİNDEN YOKSUN BIRAKMAK SURETİYLE ATILI SUÇU İŞLEDİĞİNE DAİR CEZALANDIRMAYA YETERLİ, HER TÜRLÜ ŞÜPHEDEN UZAK, SOMUT VE KESİN

8. Ceza Dairesi         2024/22495 E.  ,  2024/7480 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2024/1282 E., 2024/1155 K.
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13.07.2023 tarihli iddianamesiyle sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.05.2024 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 9 yıl 18 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve sanığın hükmen tutuklanmasına karar verilmiştir.

3. Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.05.2024 tarihli kararı hakkında sanık ve müdaafii tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, duruşma açılmadan verilen 21.05.2024 tarihli kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik sanık ve müdafinin istinaf başvurularının oy çokluğuyla esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi; mağdurun atılı suç bakımından rızasının bulunduğuna, suçun unsurlarının oluşmadığına, mağdurun 16.05.2024 tarihli dilekçesindeki anlatım ile sanık savunmalarının uyumlu olduğuna, sanığın hürriyeti tahdit eyleminin cinsel suç eylemi ile sınırlı olduğuna, mağdurun sanık hakkında kötü niyetli olarak suç duyurusunda bulunduğuna, mağdurun soruşturma aşamasında alınan beyanlarında hürriyetinin kısıtlandığından bahsetmediğine, lehe hükümlerin gerekçesiz olarak uygulanmadığına, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama şartlarının gerçekleştiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Temyizin kapsamına göre; dava konusu olay, sanığın olay günü saat 22.00 sularında boşanma aşamasında olduğu resmi nikahlı eşi olan mağdurun ikamet ettiği evine gittiği, eve müşterek çocuklarını görmek için girmeyi talep ettiği, mağdurun önce kabul etmemesine karşın, sanığın ısrar etmesi üzerine sanığı evin içerisine aldığı, bir müddet mağdur ile oturan sanığın mağdurun kolundan tutup evin yatak odasına zorla götürdüğü, burada mağdur ile cinsel ilişkide bulunmak istediği, mağdurun ise kabul etmeyip direnmesi üzerine eylemini sonlandırıp evden ayrıldığı, bu şekilde atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. Sanık hakkında aynı iddianame ile mağdura yönelik eyleminden dolayı cinsel saldırı suçundan cezalandırılması istemiyle de dava açıldığı, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle anılan suç yönünden düşme kararı verildiği, düşme kararının istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk derece mahkemesince sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Sanığın olay günü saat 22.00 sularında boşanma aşamasında olduğu resmi nikahlı eşi olan mağdurun ikamet ettiği evine gittiği, eve müşterek çocuklarını görmek için girmeyi talep ettiği, mağdurun önce kabul etmemesine karşın, sanığın ısrar etmesi üzerine sanığı evin içerisine aldığı, bir müddet mağdur ile oturan sanığın mağdurun kolundan tutup evin yatak odasına zorla götürdüğü, burada mağdur ile cinsel ilişkide bulunmak istediği, mağdurun ise kabul etmeyip direnmesi üzerine eylemini sonlandırıp evden ayrıldığı bu şekilde sanığın mağdurun hürriyetini kısıtladığı iddia ve kabul edilmiş ise de, mağdurun istinaf kanun yolu aşamasında sunduğu 16.05.2024 tarihli dilekçesinde beyanlarını değiştirdiği, bu dilekçesinde bir anlık öfke ile sanık hakkında şikayette bulunduğunu, olayın sanığın savunmalarında belirttiği şekilde gerçekleştiğini, sanığın zor kullanmasının söz konusu olmadığını, rızasının bulunduğunu beyan ettiği, olaydan hemen sonra alınan doktor raporunda da mağdurda darp ve cebir izine rastlanmadığının tespit edildiği anlaşılmakla, tüm dava dosyası kapsamına göre, mağdurun aşamalarda değişen çelişkili ve soyut beyanları dışında, sanığın mağdurun hürriyetini zor kullanmak ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak suretiyle atılı suçu işlediğine dair cezalandırmaya yeterli, her türlü şüpheden uzak, somut ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeksizin, atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, 21.05.2024 tarihli ve 2024/1282 Esas, 2024/1155 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadığı takdirde derhal salıverilmesinin ilgili yerlere en seri şekilde bildirilmesi için müzekkere yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren Edirne 2. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.10.2024 tarihinde karar verildi.

 

 

 

 

 

Antalya' da bu tür ceza davaları ile bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.

Ceza davalarındaki bilgi birikimi ve tecrübemizle Gülçek Hukuk olarak Antalya' da sizlere hizmet vermekteyiz.

Antalya Ceza Avukatı Hilmi Burak GÜLÇEK